Ana içeriğe atla

Çözünürlüğün Matematiği (Piksel Yoğunluğu Nasıl Hesaplanır?)

         Günümüzde özellikle uzaktan eğitim gibi unsurlar hayatımızda yaygınlaştıkça ekranlar ile haşır neşir olma zamanımız kayda değer şekilde arttı. Buradaki yazıda ekranlar hakkında bulduğum sayısal verileri sizlere açıklayacağım. 

        PPI, Pixels per inch gibi bir açılıma sahip önemli bir sayısal değerdir. Bunu hesaplarken birkaç temel unsur kullanılır. Bu unsurlardan ilki ekranlarda yer alan düşey eksendeki piksel sayısı, diğeri ise yatay eksendeki piksel sayısıdır. Üçüncü unsur ise ekranın (eğer dörtgen ise) köşeleri arasındaki mesafedir. 

Tipik bir bilgisayar ekranı üzerinden gidelim. Çözünürlüğü standart 1920x1080 ve ekran boyutu da 15.6 inç olsun. Bu durumda ekranın köşegeninin kaç piksel ettiğini bulmamız gerekiyor. Bu durumda:


Ekranımızın köşegeni üzerinde 2202,91 piksel bulunuyor demektir. Bunun ardından ekranın ölçüsü ile bu sayıyı bölmek, bize birimkare başına düşen piksel sayısını verecektir.

2202,91 / 15.6 = 141,21 sonucu gelir.

Ekranın yapıldığı malzemeden yapılmış 1 piksel kalınlığında ve 1 inç (yaklaşık 2.54 cm) uzunluğunda bir çizgi, 141,21 piksel içerir. Burada normalden farklı olarak yaptığımız şey, pisagoe teoremini kullanarak standart bir ekran boyutu ölçüm birimini kendi ekran ölçülerimiz üzerinden bulmak idi. Burada anlamamız gereken temel unsur, üreticilerin ekran boyutunu açıklarlarken verdikleri "5 inç, 6.2 inç" gibi uzunlukların aslında ekranın köşegeni olmasıdır. Pisagor teoremi ile köşegendeki piksel sayısını bulduk ve bunu köşegen uzunluğuna böldük. 

    Bu durumda PPI değerini bulmak için birkaç değişkenden oluşan bir fonksiyon türetebiliriz. 



Bilgisayarlarda piksel yoğunlupunun en büyük etkisi GPU'da oluşan yük olarak tanımlanabilir. Bu durumda yüksek çözünürlüklü ekranlar, bahsettiğimiz PPI değeri olarak da daha yüksek değerlere sahip olacaktır. Buna bir örnek olarak 4K çözünürlük dediğimiz 3840x2160 piksel ekranlar için bu PPI değeri 282,42 PPI çıkacaktır. (cm için 2.54'e böleriz değerleri). Bu nedenle ekran çözünürlüğünü 2 kat arttırırsak bilgisayar, görüntüyü size aktarmak için 2 kat daha fazla çalışır. 

Ekran çözünürlükleri ile alakalı bulabildiğim her şeyi aktardım, eğer kendi ekranınızın piksel yoğunluğunu uğraşsız biçimde ölçmek isterseniz şu siteyi kontrol edebilirsiniz: https://www.calculatorsoup.com/calculators/technology/ppi-calculator.php

Bu sayede bir sonraki alacağınız elektronik aletteki çözünürlük durumu adına daha doğru bir seçim yapabilirsiniz. Not: insan gözü 250 ile 300 PPI sonrasını algılayamaz : D 

        

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Neden 10'luk sayı sistemi kullanırız? (Sayı sistemlerine bir bakış, ve Sümerliler / Babilliler neden 60 tabanındaki sayı sistemini kullandı?)

 Öncelikle bu blogda neden times new roman kullandığımı bilmiyorum okurlarım, eğer size de garip gelirse affedin :). Şimdi asıl konuya gelelim, "sayı sistemleri" Şimdi okurcuğum, ben sana desem ki kaç tane rakamımız vardır? Muhtemelen dersin bana "10 tane, 0,1,2,3,4,5,6,7,8,9.". Peki ben sana desem ki "Neden 10 tane rakamımız var peki?" İşte bu sorunun cevabı, kullandığımız sayı sisteminden kaynaklanıyor. Şimdi doğrudan doğruya başlığa koyduğum şeylere dalarsam muhtemelen kafamız karışır. Öncelikle sayı sistemlerini örnekleyeyim. Şimdi çift satır boşluk bıraktığımıza göre bir tanımla başlayabilirim bence. Sayı tabanı demek, sayı sisteminizdeki sayıları kaç tane rakam ile oluşturduğunuz demektir. Mesela biz onluk sayı sistemi kullanıyoruz. Bu durumda sayılarımız şu şekilde gider: -11, -10, -9, -8, -7, -6, -5, -4, -3, -2, -1,  0,  1,  2,  3,  4,  5,  6,  7,  8,  9,  10,  11,  12 Kullandığımız onluk sayı sisteminde sayıl...

Dişlilerin Matematiği (Basit makinelerin arkasındaki matematik : D)

     Sanayi devrimini hepimiz az buçuk biliyoruzdur. Bütün o buharlı makineler, hareket eden parçalar, dişliler… Hmm, dişliler. Eveet, dişliler. Bu blogda soruyu biraz erkenden alacağım gibime geliyor. Şimdi diyeceksiniz “Evet İlter, dişliler ama ne oldu işte? Ne dişliler? Neden dişliler?”. Şimdi şöyle ki, dişli oranları; matematik ile iç içe bir mühendislik bölümüdür. Dişli kutuları, transmisyonlar, vitesler vb. her mekanizma, matematiksel birtakım oranlar üzerinden çalışır. Bugün, sizlere dişlilerin altındaki matematiği; hız ve kuvvet değerlerini ve bunların hangi formüller yüzünden farklı şeyler olduklarını açıklayacağım. Kuvvetten kazanç ile yoldan kazanç kavramlarının dişliler üzerinde nasıl işlediğine ve basit makinelerin arkasındaki matematiğe birlikte göz atacağız.        Dişliler, basitçe üzerlerinde dişler olan çarklardır. İki dişlideki dişlerin sayıları farklı olsa da genellikle dişlerin boyutu aynı olur. Yani dişlerin sayısı ile çarkın ...

Pisagor ve Notaların Doğuşu (Demircilikten Nerelere Geldik)

           Notalar fazlasıyla düzenli bir şekilde ilerler, bunu hepimiz biliriz. Ama şahsen çok eminim ki pek az insan notaların nereden geldiğini bilir. Bugün, sizlerle birlikte notaların çıkış hikayesini ve aralarındaki matematiksel oranları inceleyeceğiz.          Notaların çıkış hikayesi, İyonya'lı Pisagor'un demircilerin olduğu bir sokakta gezmesi ile ilişkilendirilir. Pisagor, bazı demirlerin çıkardığı seslerin birbirleriyle uyumlu olduğunu fark eder. Sonrasında bu demirlerin uzunlukları ile çıkarttıkları seslerin birbirleriyle ilişkili olduğunu gözlemler. Notalardaki bu ilişki, bugünkü konumuz olacak (Haftaya da majör ve minör dizilerin ilişkisini inceleyeceğiz. İmkanım olursa uygulamalı olarak da göstermeye çalışacağım : D).          Bu anekdotlarda kullanılan demir çubukların dahil pek çok cisim ani bir darbe aldıklarında veya kuvvete maruz bırakıldıklarında titreme hareketi yaparlar. Bu titreşim ra...